Hayvanlar yiyecek, giyecek, eğlence, deney ya da başka bir amaçla kullanılmak için insanlara ait değildir. İnsan toplumları, bitki bazlı bir beslenme yöntemi uygulayarak sayısız hayvanın gereksiz acılarını ve ölümlerini, hava ve su kirliliğini, toprakların erozyonu, değerli enerji kaynaklarının israfını ve ormansızlaşma gibi dünyaya verilen onarılamaz zararları hafifletmiş olmaktadır. Et yetiştirmek ve yemek, gelecek nesillerin ödemek zorunda kalacağı çok ciddi bir çevresel faturadır.

Modern tarım genelde inekleri, buzağıları, tavukları, hindileri, ördekleri ve diğer hayvanları, aşırı kalabalık ahırlarda, kafeslerde veya kasalarda tutmaktadır. Bu hayvanlar tüm yaşamları boyunca tek bir adım bile atamazlar. Veteriner kontrolünden, egzersizden, güneş ışığından ve hatta ayaklarının altındaki çimen hissinden bile mahrum kalırlar. Bu hayvanlar, canlı, nefes alan, düşünen, hisseden, duyuları insana çok benzeyen varlıklardır. Aslında insanların ne yiyeceklerine karar vermeleri, fabrika çiftçiliğinin bu dehşeti ile hayvanlara saygı arasında seçim yapmalarını gerektirmektedir.

Sadece hayvanların gördüğü bu kötü muamele bile insanların vegan yaşam tarzını benimsemesi için başlı başına bir nedendir. Böyle olunca veganların, tüketecekleri gıdalarda veya kullanacakları eşyalarda hayvansal bir ürün veya malzemenin kullanılıp kullanılmadığını bilme hakları bulunmaktadır. İşte V-Mart sertifikasyon çalışmaları bunu sağlamaya yöneliktir.

Vegan olmak için birçok neden bulunmaktadır. Bunların başında hayvanlara karşı acımasız olmamak başta gelmektedir.

Modern fabrika çiftliklerinde, daha büyük ve daha hızlı büyümelerini sağlamak için hayvanlara düzenli olarak hormonlar ve uyarıcılar enjekte edilmektedir. Birçok mandıra çiftçisi, süt üretimini artırmak için rekombinant sığır büyüme hormonu kullanmaktadır ve kansere ve diğer hastalıklara neden olan bu bu kimyasal bileşik süt analizlerinde tespit edilmesine rağmen kullanılmaya devam edilmektedir. Besi yerleri, açık giderleri ve boğucu havası olan kalabalık, pis ve kokuşmuş yerlerdir. Hayvanlar, çok miktarda antibiyotik ile beslenmektedir. Yumurta üretimini teşvik etmek için tavuklar sıkı kafeslerde beslenir ve günün 24 saati parlak ışık altında uyanık tutulur.

Diğer yandan şampuanlar, ev temizleyicileri, kozmetik ürünler, saç spreyleri ve çok sayıda kişisel bakım ve ev eşyalarını test etmek için her yıl yüz binlerce hayvan zehirlenmekte, kör olmakta ve ölmektedir. Bu testler yasal olarak zorunlu değildir ve esas olarak yanlış veya yanıltıcı sonuçlar vermektedir. Ne yazık ki laboratuvar kapılarının arkasında olup bitenler korkunçtur.

Bunları bilmek, vegan olmayı ve tüm hayvansal ürünleri reddetmeyi gerekli kılmaktadır.

Kuruluşumuz bünyesinde vegan anlayışa uygun çok sayıda test ve analiz yapılmakta ve vegan sertifikasyon hizmetleri verilmektedir. Bu hizmetler, yürürlükte olan yasal düzenlemelere ve yerli yabancı kuruluşlar tarafından geliştirilen standartlara uygun şekilde gerçekleştirilmektedir. Aynı zamanda yetişmiş ve deneyimli bir kadroya sahip olan kuruluşumuzda, en son teknolojik ekipman kullanılmakta ve çağdaş yöntemlere uyulmaktadır. Bu kapsamda olmak üzere talep eden kişi ve kuruluşlara V-Mark sertifikasyon hizmetleri de verilmektedir.